8 Temmuz 2013 Pazartesi

Edebiyat ve Patates Turtası Derneği

Bazı kitaplar bitince üzülünür ya, hani lunaparkta 2 turda tren bitiverir, inersin istemeye istemeye.
Bu kitap da bitince üzüldüm, o kişilerden ayrılacağım, kitabın o ılıcık havasından uzaklaşacağım diye. şimdi artık 1-2 gün bulaşık yıkarken falan Juliet'i Kit'i düşünürüm. Çok gerçeklerdi.

bu kitabı sırf 5 lira diye Kipa'dan bir kitapsızlık anında alıp, bestseller' lığından ötürü elalemin içinde okumaya utana utana bitirdim. Ama öyle janjanlığıyla sadece ojeli rujluların deniz kenarında vakit geçsin diye okudukları kitaplardan değil. Nazi döneminde Alman istilası altındaki bir İngiliz adacığında yaşanılanlara değinen mektuplar var. 194o lar...


Yine yüreğime inceden bir iç çekiş bıraktı bir kitap daha. Böyle dostlarım olamamasına içerledim yine. Şule olsa "onlar kitap" derdi. Kitap mı sahiden? Kendine has yönleri olan, böyle turtalar pişirip getiren, içten, beni şaşırtan dostlar mesela... Eleştiremeyeceğim kadar denizimsi. Kitaplarda mı olur yalnız böyle arkadaşlar?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

sözler uçsun, yazılar hep kalsın :)