9 Ekim 2012 Salı

Bir Garip Börek Hikayesi


şimdi olaylar şöyle gelişti sevgili dostlar;
       Gece "Sefiller" i dinleyerek uyumaya çalışıyordum.( ben her gece telefonuma indirdiğim radyo tiyatrosunu dinleyerek uyurum. )Dinlediğim oyundaki açlık beni öyle bir etkiledi ki daha hemencecik yediğim tatlıları,fındık,fıstıkları unutuverdim; çok acıktım.Gözümün önünden fırından yeni çıkmış ekmeğin tereyağına yapacağı muamele geçip duruyordu. Sonra aklıma pazar günü izlemiş bulunduğum Refika'nın yeni bölümünde yapmış olduğu değişik börek geldi.Tüm bu düşünceler gece uyumadan az önce geldi ve ertesi gün fikirlerimi hayata geçirmeye aht ettim.
 
Ertesi gün;
 
Önce böreğin yapılışını anlatayım, ara sıra eleştiri ve özeleştirilerime değinirim.
 
 
*4adet yufka üst üste kırıştırıp buruşturmadan tepsiye dizilir, tepsiyi yağlayasınız yoksa fırın kağıdı kullanın.
 
 
 
 
 
 
*Bu arada genişçe bir tavada sırayla soğan, kabak ve mantarları soteleyin. Ağzı açık kalsın tavanın ki; sulanmasın, ocağın altını da çok açın, çok pişmesine gerek yok daha fırına vereceğiz. Biraz karabiber, kırmızıbiber, tuz.  
 
 
 
 
*Yufkaların tepsinin tam üstüne gelecek uzun kenarlarına, dil peyniri dilimleri koyup, yufkaların dışarı taşan kısımlarını ortaya kıvırın. (Kaşar da kullansak olur, ama dil peyniri daha yoğun eriyip yokolmuyor) (Allah aşkına benim gibi böyle kocaman dilimler koymayın, sonra oradan buradan taşıyor falan = Özeleştiri 1)Yufkaları ıslatmak için ; biraz süt, biraz yağ ve 1 yumurtadan oluşan bir sos hazırlayın. Yufkaları hafifçe ıslatın, özellikle kenarları. Yufkalar tamamen sosa bulanmasın, sonra kabarmıyor.(ben resimden sonra daha da sos ekledim, aman kuru olmasın diye de ben ettim siz etmeyin, azıcık serpin yeter= Özeleştiri 2)
 
 
 
 
    
 
 *Kenarlarını kıvırdığınız yufkalı şeyinizin kenarlarına haşhaş ve susam serpin, fırına koyun. 15 dk falan 170 - 180 derecede , ortası kabarıp kenarları kızarıyor.
 
 
 
 
 *Sonra buna benzer bir şey çıkıyor ortaya. (Fırına akan peynirleri görüyorsunuz değil mi?)
Dışarıda bekleyip soğumuş olan sebze sotenizi ortaya yayıp, tekrar fırına veriyorsunuz. Asıl tarifte bu sebzelerin içine fazladan peynir ve fındık parçaları ekleniyordu ben koymadım.(İyi ki de koymamışım, zaten ağır bir börek, diğer türlüsünü hayal edemiyorum =takdir 1)


 *Şimdi böreğin isminin hikayesine gelelim. ( Uğursuz Börek ) . Tam şu sağda görmekte olduğunuz fotoğrafı çekip , tepsiyi ocağın üzerine koymuştum ki; (dip not: Tepsinin üzerinde olduğu ocağın gözlerinden birinde çay kaynamaktaydı....=Tehlike 1) saniyeler içinde arkamı döndüğümde; fırın kağıdının tutuşmuş, alev alev yanıyor olduğunu gördüm, üflemelerim bir işe yaramadı , elimi ıslatıp kağıdı söndürmeye çalışsam da ateş benden daha yetenekliydi. Sonra tepsiyi alıp kenarından suyun altına soktum.Neyse söndü...(= Özeleştiri 3)

*Islanmamış tarafından yemeye koyuldum.(Uyarı = aman bu böreği tanımadık insanlara yapıp da, yanlarında yemeye falan kalkmayın. Neresinden tutulacağı belli değil.)
Bir de çok yoğun bir börek, yani pek bana göre değil, görüntüsü insanı büyülüyor ama hemen de doyuruyor. Mimari ve tasarımsal olarak mükemmel, fonksiyonel olarak vasatın altında. eşe dosta da pişmeyecekse ne gerek var, belki modifiye edilebilir daha hafifleştirmek adına. Oysa Refika birgül mutfağında yapınca nasıl da bayıla bayıla yiyorlardı. Beyaz cam işte yalan dünya!
Bu böreği bir daha pişirmeyecek olma nedenlerimden birisi de; bana kendimi mutfak konusunda beceriksiz hissettirmesiydi.Aşağıdaki fotoğrafın bulanık çıkmasının nedeni de; telefonuma yangın söndürme işlemi sırasında su kaçması.
Tüm bu anlattıklarıma rağmen pişirmek isteyen olursa;Afiyet Olsun :)

3 yorum:

  1. önce geçmiş olsun...ama bu ne hoş anlatım böyle...bayıldım...sevgiler

    YanıtlaSil
  2. nasıl bir börekse yazısını okurken bile insana çeşit çeşit duygu yaşatıyor. insan gülse mi, tedirginlik mi yaşasa, dersler mi edinse bilemiyor. gerilim filmi gibi ancak vedat milor'u izlemek kadar keyifli bir yazı. pazılı börek iyidir sıkıcı ama leziz

    YanıtlaSil
  3. mormenekselerr;
    hımm.aman pek bi hoşuma giderekten, başımı yere eğip mahçupça:)

    ornitorenkhandmade;
    uğursuz böreğin yarısı buzdolabında duruyor hala..hepimize tuhaf tuhaf duygular yaşatmaya programlanmış...

    YanıtlaSil

sözler uçsun, yazılar hep kalsın :)